8 Nisan 2009 Çarşamba

HAZAN ÇİÇEĞİM

Buruk bir nostalji ile,hatırlıyorumda ,

O , sondan bir önceki sabahı

Her şey nede güzel başlamıştı,

Bir bahar esintisi gibi idi

Gözlerindeki o masum bakışlar


Ağlayarak dua etmiştim

Hemde sabaha kadar

Seni hep öyle görebilmek, ve

Sonsuza kadar , öyle hatırlamak için

Ama olmadı,olamadı Hazan çiçeğim


Bir tam günü öyle bitiremedik

Meltem sıcaklığında başlayan günümüz

Hoyrat bir fırtanı oldu da

Esti deli gibi gönlümüzde

Savuru verdi ,seni o yana, beni bu yana


Sizli , bizli dillerimiz, sen demeyi bile

Hicap edip, ayıp sayarken

En Şiddetli, ilk ve son kavgamızı

Ayrılacağın , o gün yapıvermiştik

Hem de istemeden ,içimiz burkularak


İkimizde haklıydık Hazan çiçeğim

Nedenler, niçinler pekte önemli değil

Aslında tüm bahaneler , birer füruat ,

Kader yazmış bu ayrılığı

Dedim ya , söylenecek her söz tefferuat



Heyhat, ister yazgı say , istersen mecburiyet

Ama oldu işte ,böylesine vedasız bir firak

Ayrılırken,kızgın , kırgın, üzgündün biliyorum

Bense , yüreğim bin parça , vicdanım kanayarak

Seyrettim gidişini,pencere ardından, ağlayarak


Şimdi ,o günün üzerinden

Tam on koca yıl geldi geçti


Ben seni bir gün bile unutmadım

Yıllar bedenimi yıpratıp eskitmiş olsa da

Sevgime bir lahza, kem iz bırakamadı


Biliyorum,geçen ağustosta kaldı

Kutladığın, en son doğum günün

Sanıyorum ,seni şaşırtmış olmalı

Onca senenin ardından

Bir mektup, bir çiçek ,birazda korkarak

Kenan tarafından hatırlanmak


Ne yaparsın, İşte böyle Hazan Çiçeğim

Unutulanların elinde değildir , unutmak

Biliyorum , asla umurunda değildim

Sevmeni , bir gün olsun umud etmedim

Tut ki , bir tebessüm, belkide teşekkürdü

Senden istediğim,beklediğim,özlediğim

Geçen onca zamanın ardından


***********************

16/02/2009-04.12/P.Tesi


Hiç yorum yok: