SEVGİ DEĞİL AŞK ARIYORUM

Ne olursun , bırak ellerimi, artık tutma
Gözlerimin içine bakıp derinlere dalma
Nefesin değmesin tenime dudaklarıma
Uzaklaş yanımdan,saçlarımı okşama

Seni sarıp sarmalamaya yım
Sen gülerken ben ağlayayım
Gayri sokulma, sana hasret kalayım
Ve, hoyrat gönlümce, Aşık olayım

Leyla’yı istediğinde , verdiler
Vaktaki ,Kays sıradan bir zattı
Ne zamanki Leyla yüz çevirdi
O zaman Mecnu’ nu tarih yazdı

Halvette Cenk’i , Işk ile karıştırma
Sevginin kendi ile, o tamam ola
yarenler varın gidin yolunuza
Cana Aşk gerek , Yüreğe Heyamola

*** 08 eylül.2007-07.03*********

Halvet=erkek ve kadının başbaşa kalması
Işk=Aşk= Çok şiddetli sevgi hali, tutku, takıntı
Kays_ Mecnunun esas adı

PİYERLOTİ DE BİR AKŞAM ÇAYI

PİYERLOTİ DE BİR AKŞAM ÇAYI

Günlerden birinin akşamın'da

Çıkalım birlikte Sadaba' da

Bende Bordo'nun Fesi ,

Sendeki, Mor'un feracesi

Göksuya gidemesek'te

Piyerloti'de bir akşam çayı

Bütün Eyüp ahalisi

Kıskanarak seyretsin bizi.

Sıkı sıkıya bağlamasam'da

Ben ümidimi, kirpiklerine

Yeter ki olsun ellerin,

Heyecandan ıslak ellerimde.

Tüm gözler haset içinde

Cici hanım,Katip bey'iz

Bedenler ayrı imiş ne gam

Ruhta ,Arafa kadar birlikteyiz

Ağır bir saz semaisi başlasın

Belki sonra ardın'da

Bir de hüzzam gelir

Dahası ne olur ALLAH bilir.

Sene,Binsekizyüz' ler, değil'de

Sadece İkibinbeş' miş

Bunca yıl buralarda

Acep niceleri dertleşmiş

Hitam bulmuşsa kağıthane

Kalmamışsa bir Sadabat , ortada

Kimse üstüne almıyorsa'da

Kabahat kimdedir acaba

Maziye, boş olsada öykünme

Ben yaşıyorum ya hala geçmişte

Bu Fasılları dinledim dünde, bugünde

Cd 'sini kim gönderdi, bir düşünsene

************************

AKEDO-2005- Düzeltme=22.05.2007

AŞK’TA GÖZ YAŞ’LARININ SIRRI

Ey, Yücelerin Yücesi Rabbim

Ademi yarattığında ansızın

Beraberinde aşkı’da yarattın

Adem ise, aşkından bi haber.

İştiyak ile kavrulurken babamız

Geçici teselli oldu, Havva anamız

Gaflet uykusu öylesine sardıki

Hayat bulmuş bedenleri

Onlar bile , aşkından habersiz

İlk firak, makamdan tecritleri

İlk dermanda , gözyaşları oldu.

Buna rağmen biz torunlar

İbret almamakta ber devam

Hala aramaktayız,aşkı

Yokluğa, hiçliğe mahkum,

Tüm ölümlü bedenlerde.

Ne olur affet bizi, ve gafletimizi

Öyle yücelerden yücesinki sen

Ruhum ise, bu bedende çaresiz

Sığmıyorsun hiç bir hafsalaya

Gönlüm, sendeki aşktan habersiz

Arıyor hala teselliyi en yakınında

Erişebildiği, ölümlü bedenlerde

İşte bu yüzden, Dünya aşkları

Ne yazıkki sonuçsuz, ve mahkum

Aşk için, hasret ve gözyaşı

Kavuşmak için hiç lik gerek

Çünki tek cana, gerçek canan gerek

3.05.1997-15.45--16.00*Salı

*******************************

İştiyak - Fazla arzu.Hasret çekmek.Özlemek

BİRİ OLMAZSA ÖTEKİ

Hep kalpsizlere gönül verdim.

Yandım yandım kül oldum.

Sormayın adını, ama hep sevdim.

İsmi, Müjgan, Saliha,Şadiye, veya,

Vefasız olduktan sonra ,Hülya.

Yada diyelimki, zalimin adı Emine.

Belkide henüz olmayanın ismi , Mine.

Hazan desem,sorarsın kimdi diye

Oysa, isimlerinden gönlüme ne .

Ettiler ya aşklarıyla derbeder,

Söylesem bile ne fark eder.

Onların tümü bundan bi haber.

Saatler, günler , ve geceler,

Eridim sevdalar ateşiyle.

Ne olur söyletmeyin beni,

Duyunca , gezerler neşeyle.

Bu yüzden., bilsinler istemem halimi.

Lütfen anlatıpta derdimi.

Sevindirmeyin, o hissiz zalimleri .

Bu engin gönül varken bende,

Hiç aşksız kalırmıyım sanıyorsunuz.

Çünki sevdaya, sevda var serde,

Kalbin boş kalacak diyorsanız,

Bak işte onda çok aldanıyorsunuz.

Çünkü siz beni tanımıyorsunuz.

Aşka aşığım ben hep oldum,

İşte bunu hiç biriniz bilmiyorsunuz.

*******************************

13.05.1997*15.30-Salı

ÇİÇEKLER BİLE KISKANDI

Sensiz ansızın bir gece

Lale’zar(1) gezdim,gizlice

Rahiya’ların(2) sarmıştı sanki

Her yanını bahçenin

Sandımki vuslat(3) oldu.

Bütün çiçeklere nisbet

Derin bir nefes çektim

Heyhat Firak’ım(4) yine coştu

Birden sevincim yine, kedere boğuldu

Lale’lerin tümünün haseti ise

İnan şimdi tek tesellim oldu

Komşu gül’zar’da(5) nazlı

Yedi veren güller bile

Onlar dahi kıskandı,

Senden yayılan miski amberi(6)

Bülbül’lerse , sana olan aşkımı

Ve giryan’ımdaki (7)bu hali

Giriftar(8)olmasaydım eğer

Bir zalimin sevdasına

Hiç kırarmıydım, Lale ve

Nazlı Gülle , Bülbülü

Ne olur kızmayın bana

Söz veriyorum Hazan’ınızda(9)

Sizle birlikte ağlayacağıma

****************************

1-Lalezar= Lale Bahçesi
2-Rahiya = Güzel koku
3-Vuslat = Sevgiliye Kavuşma
4-Firak = Elemle Aşk Ayrılığı
5-Gül zar = Gül Bahçesi
6-Misk i Amber = Pek Güzel koku. Öz
7-Giryan = Göz yaşı döken.ağlayan
8-Giriftar = tutulmuş, yakalanmış, çıkışı olmayan
9- Hazan = Sonbahar,güz

NASİHAT

Ah , şu mısralar yokmu,

Dökülmese içimdeki özlemler,

Harf olup,Hece olup, Kelime olup

Satır satır kağıda,

Vallahi çıldırırdım, İnan aşkınla .

Bir zamanlar ,aşktan yana gafildim.

Ne kadar boş bir uğraş derdim.

Bilemeden şiirlerin tesellisini,

İstihza ile dudak bükerdim.

Eğer yaşanmamış olsaydı,

Tüm çaresiz sevdalar,

Yazılabilirmiydi,Binlerce mısra,

Dertlilere deva makamında.

İyi oku be, kardeşim,

Düşün içindeki göz yaşlarını,

Daha iyi sarıl hayata.

Varsa bir sevdiceğin, sakın.

Sakın, sıkı tut bırakma.

Bir musibet, bin nasihatten,

İyi derler ama ,

Gel sen bu nasihatten,

İbret alda , asla ayrılma.

Izdırabı anlamak için,

Herkezin, mecnun olmasına,

Gerek yoktur, aman ,aman ha. !

*************************

2.05.1997*16.05-Cuma

GERÇEK SEVENİM

Ölümcül bedenlerde

Aşk ararken bir zamanlar

Nice firaklar feryat oldu

Nağme nağme gönülde

Kah sevdim, sevilmedim

Kah ağladım, gülmedim

İlahi aşktan gafil

Gerçek sevenim bilemedim

Tam yitirmişken ümitlerimi

Rahmet penceresi açıldı

Sevgi hareleri doluştu

Küskün kalbime biteviye

Öyle bir sevgilim oldu’ki

Kainat sevmese önemsiz

Ben onu seviyorum, o beni

Hiç şüphem yok artık

Aşktan ve sevgiden yana

Doldum taştım sel oldum

**********************

25/3/1997*03.20

SONSUZ AŞK

Sonsuzluğun sahibi cananım

Sevmekten gafil olan gönlüme

Bir insan ateşi düştüğünde

Yandı yandı’da kavruldu

Yitirdiğinde gün ve geceler

Kanlı yaşlar dağladı kalbimi

Feryadın nağmeleri arşı titretti

Dedim ya gafilim

Gerçek mahbube’den habersiz

Firaklarla yoğrulmuş sevdalar

Boş bir hayalmiş bilemedim

Aşkı bekaya olması gerekirken

Sonsuz göz yaşların hedefi

Ölümcül sevgilerle oyalanıp

İnledim inledim durdum

Üç günlük ömrümü

Boş avuntularla doldurdum

Tüm sevenler terk ederken

Hepside birer birer

Bir sen varsın beni seven

Ve ben sevginden bi, haber

AŞKIN SAHİBİ

Hasretin zifir acısı,

Kavururken, biçare kalbimi,

Rahmetin yağmurları, gözyaşlarımı

Bağışlayan Rahman’a çok Şükür.

Yokluğun eleme kedere boğarken,

Garip ve çaresiz gönlümü,

Anılarımı bahşedip senle yaşatan

Aşkı Beka’ya çok Şükür.

Vefasız yarim terk edende,

Boynu bükük bıraktığında beni,

Sığındığımda mazlumca kucağına,

Ayrılıklara direnme gücü veren,

Aşkın sahibine çok Şükür.

Gafletime, delaletime, hıyanetime,

Ve dahi, nankörlüğüme ,asiliğime

Akan tek damla yaşım için,

Beni yine seven cananıma,

Yüce Rabbime çok Şükür.

*************************

26/03/1997*10.39

SÖZLERim

YALANLAR

ÜSTÜNE KURULAN

AŞKLAR

YIKILMAYA

MAHKÜMDURLAR

***********A.KE.DO**

MAZİDEKİNE İNAT

YENİDEN SEVEBİLEN

KALP’LER .

HİS DÜNYALARINDA, ADETA

YENİ BİR DEVİR YARATIRLAR

*************** A.KE.DO***

BİR AKŞAM ÜSTÜ KAVAKLAR’DA

Lacivertin en koyusu vardı,

Ummanda,onu sarıp sarmalayan.

Hatırlıyormusun bir ikindi sonrası,

Yalnız sen ve ben ikimiz,

Karanlığın Zifir olduğu ,

Bir cuma günü akşamı ,

Rumeli kavağı sırtlarında

Baş başaydık seninle.

Kelimeler prangalı,

Tutsaktı cümleler.

Sadece sessizlik konuşurken

İkimize yaparcasına nisbet,

Halimize acımış olacakki,

Merhametli ay dede ,

Birden beliriverdi en tepede.

Mehtabını gönderirken imdada,

Aniden, cıvıl cıvıl oynaşıverdi,

Yakamozlar,suskun derin sularda.

Kasvet bile kaçacak delik ararken

İçimiz dolu verdi , sanki neşeyle,

Ve konuşmaya başladı kalblerimiz,

O, Kendine özgü diliyle,

Dillerimiz , öylesine bir Haset ,

Öylesine bir haset içindeydiki

Sanki kopacakmış gibi,

Ve gözlerimiz, gözlerimiz,

Onlar, daha’da kıskançtı ;

Ben seni,Sen beni ,görmüyor niye ,

Kıskanıyordu, zavallıların dördüde.

Kalblerinde, hem gözleri

Hemde Dilleri varmış diye.

DELİNİN DERDİ

Aklımın tüm anlayışı,

Kıvrım, kıvrımda dolaşık.

Dans ediyor mantığımla,

Sanki olmuş bir sarmaşık.

O kadar söyledim sana,

Beni “ Mazhar Osman la”

Ne olur tanıştır diye.

“Manik Depresif” Bir haldeyim,

İdrakim bir karış havada,

Nerden yakalandım bilmemki,

Bu garip hastalığa,

Yoksa senden mi bulaştı,

Kalbimdeki bu garip sancı.

Doktar lar oldu seferber,

Onca konsültasyona rağmen,

Teşhis koyamadılar da,

Çare yok buna dediler .

Ümitsiz vaka imişim,

Nerden bulacaklar’ki,

Toplansada tüm hemşireler,

Ah, Sen var ya ,sen !,

Bir tek sendedir ilacım,

Ne o, sendemi anlamadın.

Bak anlatayım da dinle canım.

Hastayım sana, hastayım,

Hastayım, hastayım, hastayım

****************************

1.3.1997-Ctesi*24.35

BİR SEVENİM OLSAYDI

Lanetlenmiş bedenimde

Akrepler kaynaşıp durdu

En ücra köşelere kadar

Yiyip bitirdiler kalbimi

Alaca karanlıklara değin

Yasak aşka uzanan ellerim

Artık kalkmaz bir daha

Yabancı bir beden üstünde

Yorgun parmaklar yitirdi

Tüm gücünü ve bitirdi

Bi başıma sevmek., bende

Tüm güzelliklerden kutsal

Başıboş bir duyguydu,

Sevda, sevilerin en güzeli

Derlerdi’de inanmazdım

Oysa ne kadar doğru imiş

Şimdi boğulurken anladım.

Birde sevenim olsaydı,inan

O zaman, ölmeye hazırdım

************************

26.7.1974-Yeniden düzenleme-28.2.1997*02.35

SEBEPSİZ DEĞİLDİR ŞİİRLERİM

SEBEPSİZ DEĞİLDİR ŞİİRLERİM

Hiç bir şiirim, boş değil ,

Yazılmadı laf olsun diye,

Tüm mısralar içinde.

Sana yakarışlar var,

Ve, sen varsın hepsinde,

Yemin ederim inan,

Yazılmadı gayesizce.

Hiç bir mısra,Hiç bir hece.

Ve yine ,sen varsın hepsinde.

Can olmayınca bedenin,

Aşk olmayınca şiirin,

Ne önemi olurduki sevgilim.

Görüyormusun bak !,

Dilim ne kadar’da alıştı,

Sana sevgilim demeye,

İşte aynen böylesine,

Kalemimde aşık oldu şiire ,

Yazmak istiyor gündüz gece

*****************************

19.2.1997-Çarş*15.35

ACI VE TATLI MAZİ

Bazen, Mazi bir kadife gibi,

Yumuşacıktır, okşar tüm benliğini,

Hatırladıkça,Taa! derinlerden,

İnan kopmak istemezsin,anılardan bir an.

O ne keyiftir, O ne haz.

Yarin cefası bile görünür, sana naz.

Burkulsada için,az biraz,

Yinede güzeldir,geçmişte yaşamak.

Ve bazen’de, Yakıcı kor bir alevdir,

Mazide senle kalan hatıralar,

Gün be,gün, Hatırladığında,

Ciğerini , taa,! derinden dağlar.

Unutmak istesende olmaz bir türlü.

Ayrıldığında yaptığın hata,

Beyhude yakarıştır, bir bilsen,

Yürekten kopan feryat’da,

Artık dönüş imkansızdır, geçmişe

Nasıl tamir edeceksin, yıkılan kalpleri

Böyle bir şansının olmadığını

Fark edipte gördüğünde,

Ayrılıktan daha çok koyan,

Ne yazık’ki bu’dur işte .

*************************

18.2.1997-16.45

EĞER

Küskün kalbimin feryadını

Bir duyabilseydin eğer,

Büküp boynunu,dalında ,

Gülleri bile ızdırabınla,

Kan rengi, göz yaşlarıyla,

İnan ağlarken görürdün.

Ah.. o yürek çarpıntılarımın,

Sebebini ,bir anlayabilseydin eğer,

Meltem gibi değilde,kasırga olup,

Hasretinle ,nasıl estiğini görürdün.

Ruhumun,sensizliğindeki pranga zincirini,

Seninle olup, çözebilseydim eğer,

Hiçliklerin anası, zaman tünelinde,

Yeniden aşkınla , ölüme bile umarsız,

Güle oynaya ,nasıl koştuğumu görürdün.

********************************

7.2.1997*Cuma*02.25 / 05.25

YAPABİLSEYDİM EĞER

O kadar , söz vermeme rağmen ,

Olmuyor işte olmuyor, olmuyor.

Ne kadar zorlasamda,

Göz yaşlarım bir çağlayan gibi.

Durmuyor yatağında,çoştukça coşuyor

Bende istemezdim ,böyle olmasını,

Ama elimde değilki,

Tutsam taa.. Boynundan deli gönlümün,

Bağlasam zincirlerle,hapsetsem zamanın,

Kör karanlık kuyularında,

Taki sevdan , terk edene kadar.

Kırbaçlasam kalbimin, sana açılan ellerini,

Mil çeksem , uğrunda ağlayan gözlerime.

Yaksam ızdırabımın,kor aleviyle,

Çığlık çığlığa ,bağıran mazimizi.

Ve gömebilseydim keşke,

Tüm anılarımızı ,hiçliklerin mezarlığına,

Sanıyormusun cesaret edipte,

Akabilirmiydi, Akabilirmiydi.Ha !...

Bu sağnak halindeki, ıslak Kenan yağmurları

**************************************

5.2.1997*Çarş*09.45

İSTEMEM

Bir senden ,başka sen yaratmıştım

Masum hayallerim içinde.

Keşke dargın ayrılmasaydık.

Görmek istemezdim senin gerçek yüzünü

İstesende ,öldüremezdin.

İçimdeki , sen olmayan seni.

Nasıl gizleyebildin bunca gün,

Acımasız taş kalbinin esrarını.

Hiçmi sızlatmadı vicdanını

Arkanda bıraktığında,ağlayan,

Sensizliğinle her gün,

Çağlayanlar gibi akan göz yaşlarım.

Zulmünde bir sınırı olmalı,

Sevmiyor olsan bile , yerden yere

Vurmazdın, Ah eden gönlümü,

Ben kahırlara çağrı yaparken,

Arkamdan gülüp eğlenmezdin .

Bir tesseliyi bile çok gördün bana,

Git be kadın, dilediğin yere git.

Yolun daima açık olsun.

Bedua bile etmeyeceğim sana,

Hatırlama artık istemem bu lutfunu,

Hayalerimden bile kovdum,

Yarattığım ,olmayan sendeki seni .

***************************

5/2/1997*05.30-*Çarş

SEVEN BİRİ VAR

İndirirdim Gök kubbeyi,

Ayaklarının altına,

Bir halı misali .

Tüm yağmur damla’larını,

Üşenmeden,inci gibi dizerdim ,

Geçtiğin yollar üstüne.

Arz kürede , Gül bırakmazdım,

Kapının önüne sermedikçe.

Ve Azrail’e meydan okurdum

Yeniden gülüşünü görseydim eğer

Zamanın ,kör karanlık kuyularına

Zoraki düşerken, Saatler,

Tutunurdum, umudum olsaydı,

Tüm gücümle yeniden ,

Bana olmayan aşkının,

Mahsun çaresiz , beklentisiyle.

İhtiyacın yok bana biliyorum,

Ama bir şey var’ki,bilmediğin,

Bulamayacaksın asla, ama asla,

Bir daha, benim kadar seni,

Senden bile , fazla seveni.

**********************

14.2.1997-1997* 05.20

Resim.KubilayDoğuş

ACABA SEVDİNMİ

Beni sevdiğine inandırmıştım kendimi,

Doğrumu düşünüyorum dedim .

Evet belki dedin.

Ne olurdu , hala bir acabam olmayıp,

Keşke tüm hayallerim , doğru olaydı.

Biliyormusun o zaman,

Sensizliğin yalnızlığına katlanmak

Bu kadar koymazdı bana.

Tüm acılarımı katık ederdim,

Fakir kalmış gönül soframa.

Ne olurdu hiç şüphe duymasaydım,

Bana olan sevginden.

İnanmış olsaydım, katlanması kolaydı,

Harap olmuş gönül bahçemde ,

Ağlayarak , açmışta olsa

Bir gülüm var benim derdiml.

Ah , bir’de seni seviyorum deseydin,

Tesselisini görüntüde, acısını yüreğimde,

Hissetmezdim belki o zaman.

Birde duyabilseydim sevdiğinin itirafını

Söyleseydin ya, be kadın, söyleseydin ,

Yalanda olsa söyleseydin ya

Ölürmüydün sanki inadından .

********************************

5/2/1997*05.35-Çarş

NASİHAT

Günlerce kendi kendine

Söz verdin asla bir daha,

Aramayacağım artık diye,

Neden duramadın sözünde,

Sözmü geçiremedin kalbine,

Bilmezmisin, kaçanı kovalarlar,

Sen kaçan değil kovalayansın,

Bu halinle pekte avanaksın.

Kaç be, oğlum kaç ,sende kaç

Topla aklını başına,

Öyle avantajlısın’ki ondan,

Önce sen insansın,

Hemde seven bir insan,

Bırak gurur yapsın haspa,

Sevgi yoksuluğunu,

Öyle kapamaya çalışıyor,

Galiba hissiz fukara,

Hatıraların var be, kardeşim,

İnan onlar yeter sana,

Sanmaki onda o’da var.

Sevgisi olmayanın,

Hatırası olurmu sanıyorsun,

Çok değer verdin ona,

İnan belkide değmez , buna,

Kafandaki sevgili , o değildir ,

Hala , anlayamadınmı ahmak,

İnsan oğlu bu, “Put” yapar,

Sonra da yaptığı “Put’a” tapar.

************************

21.01.1997-

KAÇMAYIN NE OLUR

Ey, Yalnızlığın karanlıkta kalmış,

Acı veren dostları;

Kalkında biraz dertleşelim,

Yeni bir arkadaşınız geldi.

Siz bilirsiniz , bir sorayım dedim.

Ölüm asude bahar ülkesidir,

Diyorlar, doğrumudur acep.

Bitermi orada yedi veren güller,

Dinermi orada aşk hasreti,

Varmı karşılıksız aşkın

Onulmaz çaresi, söyleyin bana .

Yoksada bir cevabınız,

Kaçmayın benden ne olur.

Yalnızlığımla, yalnız bırakmayın.

Siz olsun bari.Onun .gibi,

Bir merhabayı kesmeyin benden

AZ KALDI

Mecnunlar sofrasını ziyarete

Pek niyetlendim bilesin

Bak çok az kaldı ,

Başımdaki aklımın gitmesine,

Sanki asırlar varki,ve ben ,

Şiirlerle dargın gibiydim .

Sayende ,şimdi olacağım,

Yeniden dörtlüklerle arkadaş

Eskiden sanki,

Daha iyi bir yazardım .

Nicedir kendimde değilim’ki,

Mısralar dökülsün dursun,

Oysa şimdi, kalem oynuyor ,

Ve ,ben istemeden tutuyorum .

SEN

Hani sana, bir merhaba desem,
Baksam gözlerinin içine,.içine,
Kendimi görsem, taa..derinliklerinde,
Ah....! birde tutabilseydim elini ,
Şöyle Liseliler gibi kaçamak,
Sonra gülüşünü görsem
Yok olsam güzelliklerinde,
Kaybetsem tüm benliğimi,
Bana bakan gözlerinde,
Sonra birde sesini duyabilsem
Küfür etmene bile razıyım,
Gelmişime , geçmişime , kendime,
Her şeye hazırım söylede,
Bir tek , Seni Seviyorum deme
Duyurma bana ne olur,
İşte o zaman,gönderirsin ölüme .
Ah, Ne olurdu birde tutabilseydim,
Saçının bir tek telini,
Telli Baba, bile sanırım kıskanırdı ,
Benim bu halimi ve seni, ve de aşkımızı

YALNIZLIGIM

Bir sabah uyandığımda,
Sensizliğimi fark ettim .
Ne yaşama sevincim,
Nede, yaşama umudum kaldı.
Acılarım ortak oldu ,
Yalnızlığıma ancak .
Geçip gitmekte olan,
Zamanın rüzgarı bile,
Dindirmiyor hasret sancımı.

Ne yaptım Allahım,
Neden böyle yalnız kaldım.
Kalabalık sokaklarda bile,
Bir başıma hasretinleyim .
Sensiz olan ,hiç bir şey,
Tat vermiyor ki bana.
Yaradandan korkmasam,
İnan kıyacağım canıma.
Olur belki böyle teselli,
Sensizliğimin acısı bana.
Sana zalim demeğe bile ,

Varmıyor,Tövbeli dilim.
Boşlukta kaldı, öylece ,
Hayaline uzanan ellerim.
Vaz geçtim artık,
Yanımda olmandan bile,
Seni uzaktan olsun,bari
Ahh, bir kere görebilseydim.
Düşman ettin beni aynalara
Meğer,bir sırlı cam kadar,
Yokmuş Gözünde değerim

SEVDALARA SEVDALIYIM

Ben sana değil be! yavrum,

Sevdalara sevdalıyım,ezelden.

Efkar bastığında gönlüme,

Tarifsiz hazlar duyarım kederden

İnsan olmanın erdemidir bence,

Kalbin bu garip sancısı.

adına “AŞK” diyorlar, bu illetin.

Anlatılamamış, bu hastalık,

Asırlar boyu kimselerce.

Tarifi olmaz bunun be güzelim,

Yaşanır ancak söylenemez.

İnsan bir kere doğar,ve

Bir kere’de ölür derler.

Ne kadar yanlıştalar bir bilseler.

Ben her aşık olduğumda,

Yeniden doğarım,ölümsüzce.

Terk edildiğimde’de bir görsen

Ölüp ölüp ,dirilir.tekrar ölürüm

Sana göre belki ,bir kere,

Bence , belki binlerce kere.

Aşkına değil be! güzelim,

Ben sevdalara sevdalıyım.

Gidecekmişsin yolun açık olsun,

Haydi sana güle güle.

Bir an yine ölsemde,

Ayrılığın acısın ,mey yapar,

Sefayla içer, içer ve yine içerim.

Bendeki sarhoşluğu görsen,

İnan hayretle ,şaşar kalırsın.

Sana değil be! yavrum,

Aşk’a aşığım,ben taa! ezelden